Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

T.İ. 82. Tevhid Gözüyle İmanın Şartları 32 Ve 54 Farz Batıni Hakikatleri


TEVHİD GÖZÜYLE İMANIN ŞARTLARI 32 VE 54 FARZ BATINİ HAKİKATLERİ


FARZ OLAN KELİME-İ ŞEHADET İÇİN İMAN VE İSLAMIN ŞARTLARININ KAMİL MANADA hayata geçirmek gerekir. İMANIN 6. ŞARTI (FARZI) Amentü Duası ile belirtilmiştir. Amentü Sırrı ile Hakikati; “NOKTA, B sırrı, Billahi ve Hu Sırrı ile İMAN” makalemizde açıklanmıştır. Oraya bakılması uygundur. İSLAMIN 32 FARZI amele aittir. Onların Batıni hakikatlerini kısaca özetleyelim:

NAMAZIN ŞARTLARI:  “Namaz müminin miracıdır ve “Namaz Nurdur, hadisleri ışığında, namazın sıhhati için onun miraç=tevhid sırrını taşıması gerekir. “NUR” olabilmesi içinde kamil namaz için NEFSİN TEZKİYE olup Aslı üzere “NUR” hakikatini temsil etmesi ve “gözümün NURU NAMAZ” sırrını ve hakikatini taşıması gerekir. Ayrıntılı bilgi NAMAZIN HAKİKATİ kitabımızda mevcuttur.

Namazın ilk 2 şartı:  1.Hadesten taharet ve 2.Necasetten taharettir.

Zahiri anlamını zaten biliyoruz. Her türlü zahir pislikten temizlenmektir ve arınmaktır. Batını anlamda da NEFSİN  tezkiyesi olup her türlü günahtan ve ŞİRK’ten temizlenmektir. Hadesten taharet nefse sonradan arız olan (bulaşan) her türlü günahtan ve günaha sebep olabilecek davranışlardan ve düşüncelerden temizlenmek ve nefsi arındırmaktır.

Necasetten taharet ise “Müşrikler necistir” (Tevbe/28) ayetince “BENLİK ŞİRKİ (Enaniyet)” ve bu şirkten hasıl olan fiil, esma, sıfat ve zat şirkinden kamil manda temizlenmektir. Bu konu “ŞİRK VE ŞİRK MERTEBELERİ” makalemizde ayrıntılı olarak mevcuttur. Bu nedenle namaza kamil manada başlamak ancak MUTLAK TEVHİD ile mümkündür.

Ayette “Ey iman edenler! Sarhoş iken ve cünup iken,  gusül abdesti alıncaya kadar namaza yaklaşmayın”(NİSA/43). Zahir abdest ile zahir namazı kılınır. BENLİK ŞİRKİ, kişiyi batınen BENLİK (ENANİYET) sarhoşu ve cünup kılar. Bu nedenle Kamil batın namazını ancak TEVHİD ehli kılar. Ayette Yolcu iken,  yani seyri süluk halinde Hak yolunda iseniz, hasta iseniz yani manevi şirk hastalığınız mevcutsa ve abdestiniz bozulmuşsa (şirk ve günah nedeniyle) su (İLİM VE HAYAT) bulamazsanız,  toprak(ilim ve irfan ile) teyümmüm edin; denilerek kişiler manevi hayatı elde etmek için (su) tevhid ehli oluncaya kadar irfana davet edilmektedir. Zira Benlik Şirkinden kurtulmanın gerektiğini “Varlığından daha büyük günah olamaz” hadisiyle açıklayan Hz. Resul, bu şirkten kurtulmanın yolunu da “Nefsine ARİF olan Rabbine arif olur” hadisiyle göstermiştir. Tevhid Ehli ve Rabbini bilenler kamil batın namazı kılabilirler. Zahir namazın kılınması,  nefs tezkiyesi yoluyla bu hakikate ulaşıncaya kadar devam eder “ Yakin gelinceye kadar Rabbine ibadet et “ (Hicr/99) emri bu sır içindir. Ne zaman ki TEVHİD EHLİ olup şirkten arınılır; Billahi ve Hu sırrı ile namaz kılınmaya başlanılır; işte bundan sonraki ibadetin adı UBUDET olur. Bu nedenle kısaca “hadesten” taharet ve necasetten taharet” zahir ve batın bütün maddi ve manevi kirlerden ve şirkten arınarak,nefsi ve bedeni “TAHİR “ ve “MUTATAHHİR” kılmak gerekir. Bu nedenle ayette:  “Kurana Tahir olanlardan başkası dokunamaz” (Vakıa/79) buyurulmuştur. Zahiren Tahir olanlar Kuran’ın zahirine, hem zahir hem batın  Tahir olanlar Kuran’ın hem zahirine,  hem batını  anlamlarına VAKIF olabilirler.

Bu sırrı Efendimiz “Her ayetin zahiri, batını, haddi ve matları vardır” buyurarak ifade etmiş ve zahiri dışındaki diğer manalara ulaşabilmek içinde BATINEN ŞİRK’ten arınıp TAHİR olmamız gerektiğini bildirmiştir. Bu konuda daha geniş bilgi NEFS TEZKİYESİ kitabımızda mevcuttur.

Namazın üçüncü 3) farzı:  Setr-i Avret’tir. Zahir anlamı bütün ilmihal kitaplarında mevcuttur. Batını anlamına gelince: Batınen AVRET” nefsi natikadaki “ALLAH’ın NURU” ve “KURAN SIRRI “ dır. Nefsi natikanın merkezi kalp olup, kanın bütün vücudu dolaştığı gibi, NUR ‘da tüm vücudda,  tezkiye olmuş nefis tasarruftadır.  Nefsi safiye NUR ‘dur. Nefs, kadını zahiren temsil ettiğinden,  kadın olarak belirtilmiştir. Bu hakikati Efendimiz:

“Bana dünyanızdan üç şey sevdirildi:  “Kadın, güzel koku, gözümün NURU namaz” buyurmuştur. Hadiste; kadın,  tezkiye olmuş NEFSİ,  güzel koku tezkiye olmuş NEFİS’ten zuhura çıkan Nefesi Rahman’ı, “GÖZ NURU” nefisten zuhura çıkan NUR unu temsil eder. Ehli “GÖZ NURU” nu bu nurla “TÜM VÜCUDU NUR “ olarak müşahede eder. “Müminin ferasetinden korkun,  zira O “Allah’ın NURU” ile bakar” hadisindeki “NUR” hakikati GÖZ NURU’dur. Efendimiz bu NURLA (VÜCUD NURU) ile arkasındakileri de görmesinin hakikati de bu NURdur. Mevlana Hz. lerinin “ Kadın Allah’ın NURU’dur. Adeta mahluk değil Halık’tır” buyurmasıda bu sırrı açıklar.

Setr-i Avret ve Tesettür; bu NUR’un (FITRAT NURU) muhafazası,  tevhid sırrının korunması olup, NUR’un dış etkilerden (günah) ve şirkten korunması emridir. Ayette buyurulduğu gibi:  “Allah iman edenlerin velisidir; onların (nefislerini )zulmetten NURA çıkarır. Ve kafirlerin dostları taguttur. Onları (nefislerini ) NURDAN zulmete sürükler. İşte onlar ateş ehlidir. Onlarda orada ebedi kalacaklardır” (BAKARA/257). ŞİRK ve KÜFÜRDEN korunmaktır, Setr-i Avret ve Tesettür. NEFSİN NURUNU her türlü şirkten ve günahtan korumak “tesettür” ve “Setr-i Avret” tir BATINEN. Bu nedenle Efendimiz: “Şehvetle bakmak gözün zinasıdır” ve “Şehvetle bakmak şeytanın zehirli olanlarından bir oktur” buyurmuş; Allah’da “Müminler gözlerinizi muhafaza edin” (NUR/30) emriyle “şehvetle bakışı” yasaklamıştır. Aynı ayetin devamında böyle davranışın “nefsi tezkiye” için önemli olduğuna vurgu yapılmıştır. Daha ayrıntılı bilgi için “İslamda Kadın, çalışma hayatı ve tesettür hakikati” makalemizden okunabilir.

Namazın 4. (dördüncü) farzı:  İstikbal-i KIBLE. Zahiren Kabe’ye dönmek, batınen Hakk’a teveccüh etmek ve Zatına yönelmektir. İşte burada nefsimizdeki “ALLAH” idraki devreye girmektedir.”Zandaki ilah” ve Kuran’ın ifadesi ile “TAGUT” anlayışından (ŞİRK) arınıp “ BİLLAHİ ve HU SIRRI ) ile hem nefsimizde hem afakta olan “Alemlerin Rabbi Allah” idrakine ulaşmamız gerekmektedir. Bu idrak ve müşahede batınen gerçekleştiğinde KAMİL NAMAZ tahakkuk edecektir.

Namazın 5.(beşinci) farzı: VAKİT’tir. Zahir namaz belirli vakitlerde FARZ kılınmıştır. Bu vakitlerin amacı kişiyi batınen HAKK İLE (BİLLAHİ SIRRINA) ulaştırma eğitimidir. Zira Allah için AN vardır. “Nerede olursanız O ilahi hüviyetiyle(HÜVE) sizinle beraberdir.” (Hadid/4)

“Şah damarınızdan daha yakındır” (Kaf/16).Bu zahir namaz eğitimi ile kişi BATINEN her an, her yerde NEFSİNDE, NEFSİYLE OLAN ALLAH idrakine (BİLLAHİ VE HU SIRRI ) ulaşır ki, Kuran bu sırra “SALATUN DAİMUN” demektedir. Batın VAKİT,  HER AN Hakk ile olduğunun müşahadesidir. Efendimiz bu hakikati “İMAN nerede olursan ol Allah’ın seninle olduğunu bilmendir” ve “İhsan, sen Allah’ı görmesen de,  Allah’ın seni gördüğünü bilmendir” hadisleriyle bize açıklamıştır. Ayette de “Ben sizinle beraberim; işitirim, görürüm” (Taha/46) buyurularak HALK içinde iken de HAKK ile birlikte olduğunun idraki içinde “HAYAT NAMAZI” kılmamız istenmektedir. Ayrıntılı bilgi “Salatün Daimün=Daim Namaz “ ve “Fatiha sırrı ile Hayat Namazı” makalelerimizde mevcuttur.

NAMAZIN 6.ŞARTI;  NİYET’tir. Niyet, amelin ruhudur. Niyeti “ALLAH İÇİN” kılmak farzdır. Ayrıntılı bilgi “Ameller niyetlere göredir” makalemizde mevcuttur. Kısaca şu kudsi hadis bize ışık tutar: “Kim Allah için olursa, Allah da O’nun için olur”. Niyet zaten BATIN bir HAKİKATTIR.

NAMAZIN YEDİNCİ (7) ŞARTI:  İFTİTAH TEKBİRİ’dir. Tekbir (Allahuekber) MUTLAK TEVHİD kelimesidir. Her türlü şirkten arınmış olmayı ve tenzih-teşbih ve tevhid hükümlerini batinen bilmeyi gerektirir. Ayrıntılı bilgi “Allahuekber” ve “Tasavvufta tenzih-teşbih-tevhid hükümleri” makalemizde mevcuttur.

NAMAZIN 8 (SEKİZİNCİ) FARZI: KIYAM’dır. Kıyam batınen baş (NOKTA) vücut (Elif) sırrını taşır. BAŞ(YÜZ);  zatın ve sıfatların temsili, vücut isim ve fiillerin temsili ve tafsilidir. Elif gibi müstakim üzere, billahi ve HU sırrı ile Hakk ile olmanın temsilidir. Ellerdeki 99 esma yazısı ilahi esmaları, eller ve ayaklar fiillerin zuhur mahallini temsil eder. Kısaca NOKTA BAŞ, AHADİYETİ ZAT’ı,  göz (basar), kulak(sem),  ağız (kelam) sıfatlarını ve irade-ilim-kudret sıfatlarının kaynağıdır. İşte KIYAM, kişinin nefsinde tüm ilahi isim ve sıfatlarla HU ve billahi sırrıyla ABDUHU olarak Hakk ile hüviyet birliği idrakinde olmasıdır. Ayrıntılı bilgi “İNSANIN HALİFE OLMA SIRRI” makalemizde mevcuttur.

NAMAZIN 9. (DOKUZUNCU ) FARZI:  KIRAAT’tır. Nokta (BAŞ) dan Zat’tan,  Zat’ın İKRA (oku) emri ile NEFSİNDEKİ KURAN SIRRINI zuhura çıkarmak ve nefsindeki NUR ve KURAN’ı, halife olarak alemlere yaymaktır. Ayetlerde namaz ve zekatın birlikte zikredilmesinin sırrı budur. Kişi nefsindeki KURAN SIRRInı namazda alemlere zekat olarak Alllah adına ve hüviyet beraberliği sırrıyla İNFAK etmektedir. Zekatın manevi yönü ise NEFS TEZKİYESİ ‘dir. Nefs tezkiyesi ile zuhura çıkan  NUR ve KURAN sırrı aleme yayılarak, her şeyin tezkiyesi için VESİLE (Hakk’ın zuhur mahalli) olmaktadır. Bakara/3 Ayeti: Müminler, bilgaybi (GAYB ile (Zat (Billahi sırrı ) ile ) sırrı ile iman ederler, namazı ikame ederler ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden İNFAK EDERLER ayeti bu sırrı anlatır. Daimi namaz içinde olanlar, bu infakı her an yaparlar. İşte ARİBİLLAH ve ABDUHU –RESULUHU sırrıyla her insanı Hakk’a davet ederler. Ayrıntılı bilgi “ABDUHU” makalemizde mevcuttur.

Namazın 10. (onuncu ) FARZI:  RÜKU’dur. Rüku batınen ABDİYET (Abduhu ) mertebelerinin HÜVİYET GAYBI (MUTLAK ZAT=  AHADİYET-İ ZAT= GİZLİ HAZİNE) mertebesine tazim ve sevgisini (Habibullah) ifadesidir. AbduHU, ve “ENEL HAKK SIRRI “ makalesinden ayrıntılı bilgi alınabilir.

Namazın 11 (onbirinci) FARZI:  SÜCUT-SECDE dir. Secde Hakk’a en yakın halidir insanın. Ayette belirtilen “Kabe kavseyn ev edna” (Necm/9) sırrının zuhuru olup MİRAÇ sırrını ifade eder. Efendimize “Dur! Rabbin namaz kılıyor” hitabının yapıldığı mertebedir. İlk olarak “NUR-U MUHAMMEDİ” ve “NUR-I HU” müşahedesidir. Efendimizin “Bir NUR gördüm” buyurduğu “GÖZ NURU NAMAZ” sırrıdır. Bu müşahede “Kelime-i Şehadetteki” şehadetin Batıni hakikatidir. Ayrıntılı bilgi “gözümün nuru namaz” ve “secde” makalesinde mevcuttur. Bu NUR ile alemler ile secdede irtibat sağlanır. Tüm alemlerin NUR una iştirak edilir. Zira “Allah göklerin ve yerin NUR’udur” (Nur/35) işte NUR DENİZİNDE NUR olarak KAMİL İNSAN yerini alır ve aleme NUR’u ve NUR’un taşıdığı İLMİ ve irfanı alemlere yayar.

NAMAZIN 12. (ONİKİNCİ) FARZI:  Kaide-i ahirede teşehhüd miktarı oturmaktır.

İşte Hakk’ı müşahede hakikatine ulaşan kamil insan teşehhüdde, kelime-i şehadeti söyleyerek “miraç namazını” tamamlar ve ABDUHU ve ResuluHU sırrı ile hem zahiren hem batınen MÜSLÜMAN olur. Miraç bu nedenle TEVHİD’dir. Kelime-i Şehadet başlangıçta taklit iken müşahede ile kemale ererek tahkik-müşahede haline gelir. Hz. Ali Efendimiz bu sırra binaen “Görmediğim Allah’a ibadet etmem” buyurmuştur. Teşehhud miktarı oturmaktan kasıt  MUTLAK TEVHİD ehli olmaktır. Bunun Batıni yolu ise “tevhid ve nefsi irfan yolu” eğitimidir.

NAMAZIN MANEVİ FARZLARI ise ÜÇTÜR:  13.HUŞU 14.HUZUR 15.HUDU:  Bu üç farz müminin Suresinde belirtilmektedir:  “Müminler felaha ermiştir” (Müminin /1) Felah ise nefs tezkiyesine bağlıdır. Zira “Nefsini tezkiye eden felaha erer” (Şems/9) buyurulmuştur. “Onlar namazlarında huşu (haşimee) duyanlardır” (Müminun/2) ve “ Ve müminler boş şeylerden yüz çevirenlerdir” (Müminun/3) ve “Ve onlar (müminler) zekatı” verenlerdir” (Müminun/4)

HUZUR, nefs tezkiyesidir.”HUZUR İSLAMDADIR” sloganının temeli budur. Nefsi tezkiye olmayanın huzuru olmaz. HUŞU;  tevhid EHLİ olarak namazı kılmak HUDU:  nefs tezkiyesi sırrını NURU ve İLMİ başkalarına yaymaktır.” Onlar daim namazdadırlar (salatihim daimun)” (Merariç /23). Hakk’ın AN-I DAİM sırrıyla BİLLAHİ ve HU SIRRI ile daim namazdadırlar. Arifibillah ve ABDUHU ve ABDULLAH sırrına haiz olup “KORUNMUŞ NAMAZ” dadırlar. (Meariç/34). İşte teşehhüdden sonra SELAM İLE (Müslüman ) olarak halkın (Hakk’ın zahiri) içine bu sırlarla dönerler. Hakk-halk tevhidi ve kesrette vahdet-vahdette kesret bilinciyle Allah’ın halifesi olarak halkın içinde yaşarlar. “Allah’ın velilerine korku ve hüzün yoktur.” ayeti HUŞU-HUZUR-HUDU hakikatlerini ifade eder.

ABDESTİN FARZLARI:

  1. YÜZÜNÜ YIKAMA:  Yüz zatı ve sıfatları temsil eder. Kişinin manevi zatı “nefsi natikası” dır. Yüzün yıkanması kişini nefsini tezkiye etmesidir.

Nefsi natikanın tezkiye olduğunun (merkez= batın= kalp) işareti “göz nuru” ve “ALIN NURU” olup nefsi natikanın ZAHİR’e çıkış yeri olup “EV EDNA” sırrının zuhurudur. Ehli bu nuru ve bu nurla alemi NUR olarak müşahede eder. Tevhid-i Zat ve Tevhid-i Sıfat; Tevhid-i NEFS mertebesidir. Hüviyet Tevhidi makamıdır.

  1. ELERİNİ dirseklere kadar YIKAMAK:  Ellerde avuç içinde 18 ve 81 =99 esma yazılıdır. Esmalar zuhura fiillerle çıkar;  fiillerin zuhur mahalli eller ve ayaklardır. Esmaların ve fiillerin günahlarından arınması ve bunlara bulaşan Mudill etkisinin ortadan kaldırılmasının temsilidir. Tevhid-i Esma ve Tevhid-i Efal sırrına ulaşmanın batını anlamıdır.
  2. Başını meshetmek:  BENLİK ŞİRKİ ve VEHMİNden arınmak ve kesretten (saçlar) VAHDETE dönüldüğünün ifadesidir. Zira baş NOKTA temsilidir. NOKTA, MUTLAK ZAT temsili olup kendisine şirk kabul etmez.
  3. Ayaklarını topuklarına kadar yıkamak:  Ayaklar fiillerin zuhur yeri olup fiillerden günahları ve mudil etkisini temizlemek anlamına gelir. Tevhid-i Efal hakikatini temsil eder.

Topuklara ve dirseklere kadar olmasının hakikati ise buraların merkeze bağlanan yeri olmasıdır. Fiil ve esmaların batınen bağlantı merkezi “ALLAH İSMİ CAMİSİDİR.” Böylece ABDEST ile manevi şirklerden arınma (tezkiye) gerçekleşmiş olur. Ve batınen NAMAZ HAKİKATİNE hazır haline gelinmiş olur.

GUSLÜN FARZI ÜÇTÜR

1. Mazmaza (Ağzını bol su ile yıkamak):  Ağız, kelam, kıraat ve nefes yeridir. Su ile yıkamak “ilim ve irfanla hayat bularak” NEFSİ NATİKA’nın KURAN SIRRINI zuhura çıkarmak yani İKRA= OKU emrini yerine getirerek “KURAN-I NATİK “olmaktır. Tezkiye olmuş nefisten çıkan çıkan nefes, Nefesi Rahman olup Efendimizin dünyanızdan üç şey sevdirildi: Kadın, tezkiye olmuş NEFSİ, güzel koku NEFESİ RAHMAN ‘ı,  gözümün nuru NAMAZ da daha önce bahsettiğimiz GÖZ NURU’nu ifade etmektedir. Nefesi Rahman,  Hakk’ın Nefesi olup, Kuran-ı Natık kimseler BİLLAHİ ve HU SIRRINI taşıyan ARİFlerdir ve nefesi rahman sahipleridir. Her ferdin bu sırra ulaşması hedeflenmektedir.

2. İSTİNŞAK (Buruna su çekmek): Burun kibir ve gururun temsilidir.” Burnu büyük “ ifadesi kibirli insanlar için kullanılır. Burunu(kibri yok etmek) su ile (manevi hayat ve ilim) irfan ile Benlik Şirkinden (enaniyetten) temizlemek demektir.

3. Bütün bedeni yıkamak: Nefsi natika tüm vücutta,  tıpkı kan gibi dolaşarak, merkezi olan kalpten NURU tüm vücuda yayar.

İşte NEFS TEZKİYESİ ile tüm beden “VÜCUD NURU” dur. “Vücudundan (Varlığından-benlik) daha büyük günah olamaz” hadisiyle MUTLAK TEVHİD ehli olarak bütün şirklerden arınmak, GUSUL ABDESTİ ‘ni temsil eder BATINEN .

TEYEMMÜM FARZI ÜÇTÜR:

  1. İki darp yani ellerini iki kere toprağa vurmak:  

Eller daha önce belirttiğimiz gibi esma ve fiil tevhidini temsil eder. İki kere vurulması zahir ve batın temsilidir. Toprak olmasının sırrı ise TOPRAK ‘ın HAKK temsili olması,  nefsi ve ilim-irfanı temsil etmesidir. Toprak ve Su hakikati için “Dört unsur= toprak, su,  hava, ateş hakikati” makalemize başvurulabilir. Hedef yine nefs tezkiyesi olup  bunun ilim-irfan ile gerçekleşmesini temsil eder.

  1. Yüzünü ve kollarını silmek:  Daha önce belirttiğimiz için tekrarına gerek yok.
  2. BİR NİYET:  Niyeti “Allah için “ kılmaktır. Daha önce “NİYET” bölümü geçtiği için tekrarını yapmadık.

ORUCUN FARZI ÜÇTÜR:  Oruç,  Billahi ve Hu sırrı ile HAKK İLE olma sırrını ifade eder. Kişinin abdestli ve oruçlu olduğunu, kendi söylemediği takdirde Allah’tan başkası bilemez. Bu nedenle abdestte belirttiğimiz tüm sırlar Oruç içinde geçerlidir. Oruç’un karşılığı Hakk tarafından verilir. Efendimiz şöyle buyurmuştur:  “Oruçlunun iki sevinci vardır; biri iftar anındaki sevinci;  diğeride Rabbine kavuştuğu an ki sevincidir”. İftar, Hakk ile Vuslat temsilidir. Bu da Hakk’ın müşahedesi olup NUR MÜŞAHEDESİDİR. Billahi ve Hu sırrı ile “NUR-I HU “ müşahedesidir.

“Oruçlunun ağız kokusu,  misk kokusundan daha güzeldir” hadisi orucun nefs tezkiyesi olup NUR-U MÜŞAHEDE VE güzel koku (nefesi Rahman) temsili olmasıdır. Kişinin kötülükler karşısında, “Ben oruçluyum” demesi “Beni gören Hakk’ı görür” sırrının başka bir ifadesidir. Orucun bu sırrını da nefs tezkiyesi yolu ile yani şirkten (zulmetten) tevhide (NURA) yolculuk yaparak İRFAN YOLU (MİRAÇ)ile ulaşılabilir.

  1. Niyet:  Daha önce belirtildi.
  2. Niyetin evvel ve ahir vaktini bilmek:  Evvel vakit:  Billahi sırrı ile elestte verdiğimiz söz ve Hakk’ın ilminde ayan-ı sabite olarak bulunduğumuz vakittir. İmsak vakti budur. Ahiri ise Akşam vakti olup, İLİM ve İRFANIN, MARİFETULLAH ‘ın kemale erip MÜŞADENİN gerçekleştiği vakittir. Seferler Faslından 1. Ve 2. Sefer faslının tamamlanmasıdır.
  3. İmsak vaktinden iftar zamanına kadar orucu bozan şeylerden sakınmak:

İrfan yolunda ve hayat namazında “Fatiha sırrı ile yaşamak” dosdoğru (müstekim) üzere olmak ve gadap etkisini ve mudil etkisine yol açacak benlik şirki ve bu şirkten doğan küfür, nifak,  fasıklık vb. kötü ahlak vasıflardan korunmak .

HACCIN FARZI ÜÇTÜR:  Hacc, dünyadan (zulmet-halk-kesretten) Hakk’a (Kabe-Mekke ) yolculuk olup, seferler faksından 1. Seferi temsil eder. KABE ZAT olup NOKTA ve ALLAH temsilidir. Kabeye ulaşan yani (NOKTA ve B ve BİLLAHİ ve HU sırrı ile buluşan) kişi 2. Seferini tamamlamış olur. Yani Hakikat-i İnsaniye (Muhammedi) vasfına kavuşur.

  1. Tavaf:  Bu sırrın temsilidir.
  2. Arafatta vakfe yapmak:  Arifi BİLLAHİ olup ABDUHU sırrına ulaşmaktır. Billahi ve HU sırrını yaşamaktır. 2.seferin tamamlanmasıdır.
  3. Tavafı veda ziyaret:  Bahsedilen sırlarla “anillah billah” olarak HALİFE İNSAN olarak tekrar vahdetten kesrete-NUR-olarak halkın içine dönüp yaşamaktır. 3. Seferi temsil eder. “BİLLAHİ VE HU SIRRI İLE SEFERLER FASLI” makalemizde ayrıntılar mevcuttur.

ZEKATIN FARZI BİRDİR: Batıni olarak manevi ilim-irfan-rızkın en az “kırkda birini” fakirlere (manevi irfandan yoksun) olanlara tebliğ etmektir. Nefs tezkiyesini tamamlamış olanlar yapabilir. 40 kemal yaşı temsil eder. 40 rekat namazı temsil eder. KISACA İNSAN-I KAMİL’i temsil eder.

İşte İNSAN-I KAMİL ZAHİR ile BATINI nefsinde kemal üzere yaşayan KAMİL MÜSLÜMAN ferddir. Zahir ve Batını birleştiremeyen NAKIS insan olup, bulunduğu nefs mertebesi itibariyle bu hakikatleri nefsinde bulmuyorsa, başkalarının kusurları ile meşgul olmak yerine nefs mücahedesi ve tezkiyesi yoluna girmelidir. Gerekli ilmi ve irfanı talep etmelidir. Zira Efendimiz şöyle buyurmaktadır: “Alimin günahı bir günahtır. Cahilinki iki günahtır. Alime günaha düşmesi ile azap olunur. Cahil ise hem günaha düştüğü, hem de öğrenmediği için azap olunur”, “İlim talep etmek, Allah katında namaz, oruç,  hac ve Allah yolunda savaşmaktan efdaldir”, “Kuran, hidayetle ve ilimle ve ilimde idrakle okunduğu zaman tam okunmuş sayılır”, “Kim Allah’a itaat ederse,  Allah ‘ı zikretmiş olur. Namazı, orucu,  Kuran okuması az olsa bile. Kim Allah’a asi gelirse, O’nu anmamış olur. Namazı,  orucu ve Kuran okuması çok olsa bile”, “Kim kendisini fuhşiyattan ve münkerden alıkoymayan, doğruya yöneltmeyen bir namaz kılarsa bu namaz onu Allah’a yakınlaştırması şöyle dursun; O’ndan daha da uzaklaştırır”, “İlim talep etmek ibadettir”, “La ilahe illallah “ dünya çıkarlarını,  dinleri üzerine tercih etmedikleri müddetçe kulları Allah’ın azabından korur. Dünya çıkarlarını dinleri üzerine tercih edip “la ilahe illallah” denirse bu kendilerine geri çevrilir ve Allah  “yalan söylüyorsun” der. “AZ RİYA BİLE ŞİRKTİR.”

TEVHİD-İ HAKİKAT HİKMET KASİDESİ

Sıdkı hakdan gafil olma hazır ol
Her işinde hikmetine şahit ol
Şerri cüz'î batınında hayri külle vasıl ol
Bu kazasına rızada ruşen ol
Emrü nehyi bu cihanda akil ol
Bu musibet ezelidir sabir ol
Oku belva ayetini salim ol
30 - Ağustos - 1961 Çarşamba

54 FARZ (88)

1 — Amentü billahi 1 — Sıfatı zatiye 1 — Vücud Akli
2 — Kıdem
3 — Baka
4 — Vahdaniyet
5 — Muhalefetünlilhavadis
6 — Kıyam bi nefsihi

2 — Sıfatı sübutiye
7 — Hayat
8 — İlim
9 — İrade
10 — Kudret
11 — Semi
12 — Basar
13 — Kelâm

3 — Sıfatı selbiye
14 —Hay
15 — Âlim
16 — Mürid
17 —Kadir
18 — Sami
19 — Basar
20 — Mütekellim

4 — Sıfatı selbiye
21 — Halkiyete ait olan noksan sıfatlardan münezzeh oluşu Ve melâlketihi (Akli)
1 — Hakkiyet

22 — Nun
23 — Velkalem
24 — Vema yesturun

2 —Halkiyet

25 — İsrafil
26 — Cebrail
27 —Mikail
28 — Azrail

3 —Ve kütübihi (hissi)

1 — 29-10 Suhuf Adem Aleyhisselâm 50 Suhuf Şit Aleyhisselâm 30 Suhuf İdris Aleyhisselâm
       10 Suhuf İbrahim Aleyhisselâm
2 — 30 Tevrat Musa Aleyhisselâm
3 — 31 Zebur Davut Aleyhisselâm
4 — 32 İncil İsa Aleyhisselâm
5 — 33 Kur'an Muhammed Aleyhisselâm

4 — Ve Rüsulihi (hissi)

34 — Sıdk
35 — Emanet
36 — İsmet
37 — Fetanetvezekavet
38 —Tebliğ

5 — Vel yevmil ahiri Gaybi

39 — Gubarati turabiye
40 — Buharatı maiye
41 — Eczai havaiye
42 — Harareti şirariye

6 — Vebil kaderi hayrihi ve Şerrini Minallahitala

43—Cenab-ı Hak'kın ahadiyetin batınında meknuz olan mevcudatı ilminde taayyünü
44 — Alemi ervahda emaneti alıp ruhan kaza ve kaderin zuhuru
45 — Alemi misalde elestü bi rabbiküm kalubela deyip cismen hükmü ezeli ve tasdik.
46 — Alemi şahadette Cenab-ı Hak'kın ezelde hükmettiği kaza ve kaderin fiilen icrası

7 — Vel basu badelmevt — Gaybi

47 — Kabirden kalkarken vücutlarımızın cesetden tekrar yapılmasına iman.
48 — İkinci suru İsrafil'in nefhinden ruhların cesetlere taalluku ile mahşere sevki.
49 — Mizanda defteri amelin vezni
50 — Sırattan geçiş
51 — Ehli cennetin cennete duhulü
52 — Ehli cehennemi cehenneme duhulleri
53 — Arat: Sabiler Peygamber görmeyen insanlar yani ehli fetret ve delillerden mürekkep olup bunlara bir Peygamber davete memur edilerek imtihanla cennet ve cehenem ehilleri tefrik edilip mahallerine sevkedileceğine iman.
54 — Kesip: Cemalullahı Cennetten ehli cennetin dereceleri nisbetinde müşahade yerleri
                                                         Hacı Bekir Sıdkı Visali

Hakk kendini “hüvel evveli vel ahir vezzahiri vel batın” (Hadid/3) ayetiyle tanımlıyor ve “Adem’i KENDİ SURETİMDE halkettim” buyuruyor. Bu nedenle ADEM (İNSAN-I KAMİL) olabilmek için zahir-batın; evvel-ahir BİRLİĞİ VE BÜTÜNLÜĞÜ şarttır. İhsan-ı Kamil olmanın şartı budur. Sende bu kemal varsa ne mutlu sana;  eğer yoksa bir an önce bu vasfı kazanmak için İLİM TALEP ET. “İlim talep etmek ibadettir” “İLİM FARZDIR” buyuran Resulullah, bizi İNSAN-I KAMİL olmaya= Muhammedi Ümmet olmaya davet ediyor. Batını Muhammedi olmanın SIRRI, bu birlik ve bütünlüktür.



önceki sayfa               sonraki sayfa

içindekiler


Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam53
Toplam Ziyaret887845
Hava Durumu
Saat
Takvim