Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

E.H. 82. Afüvv İsmi ve Yaşantısı



AFÜVV İSMİ VE YAŞANTISI



Affı çok. Affeden, bağışlayan. Hiçbir sorumluluk kalmayacak şekilde günahları affeden. Günahları mahveden, silen, kulların kötülüklerini keremiyle bağışlayan. İnsanlara bağışlama duygusu veren. Cenab-ı Hak buyuruyor: "Hakikaten Allah çok bağışlayıcı ve mağfiret edicidir." (Hac/60), "Doğrusu Allah günahların hepsini bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, merhametlidir." (Zümer/53), "Bil ki Rabbin, affı bol olandır " (Necm/32).

Afüv kelimesi, kur'an'da; toplam beş ayette geçip dört yerde buna yakın bir mana ifade eden "el-Gafur" ismiyle, bir yerde ise "el-Kadir" ismiyle birlikte kullanılmıştır. Afüv, kullarının hataları ve günahları nedeniyle oluşan izleri silen ve onları cezalandırmayandır. Kullar işeledikleri günahları terk edip tevbe ettiklerinde ve Allah'tan bağışlanma dilediklerinde, Allah onların bu  günahlarını affeder ve hatta onları iyiliklere çevirir.

Allah, bu dünyada tevbe eden günahkar kullarını affeder. Günahlarda ısrar edip tevbe etmeyen mümin kullarını da ahirette affeder.

Bu İsmi Bilmenin Faydaları: Her müslüman Allah'ın mutlak affedici olduğunu ve şirk dışında bütün günahları affedebileceğini bilmeli ve böyle inanmalıdır.  Yüce Allah şöyle buyuruyor : "Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz; bundan başkasını dilediği kimse için bağışlar."  (Nisa/48. Kul, kendide, insanların hatalarını bağışlamalı ve onlara kin beslememelidir. Bunu yapmakla, Allah'ın affedenler hakkındaki övgüsüne ve verdiği sevaba kavuşur. Yüce Allah şöyle buyuruyor: "Bir kötülüğün cezası, ona denk bir kötülüktür. Kim bağışlar ve barışı sağlarsa, onun mükâfatı Allah'a aittir." (Şura/40).

Sana haksızlık eden ve sana kötülük yapan kimseleri affetmelisin. Bilmelisin ki, Allah affedenleri sever.

O, suçluyu günahın karşılığı olarak öldürmeyen, hatta kötülük fiilini ona nisbet etmeyendir. Çünkü gerçekte suçlu bu kötülük fiilini işlememiştir. Allah asıl faildir. Bu yüzden de Allah suç fiilinin nisbetini bu suçlu diye adlandırılan mazhardan kaldırmak ve bu mazharı değiştirmeksizin fiili Kendisine nisbet etmekle ona lütufta bulunur. Böylece bu mazhar bu fiile karşılık olarak cezalandırılma azabından kurtulmuş olur. Gerçi Allah bu fiile karşılık ona azap etse, bu azap adalet olurdu. Bu gerçek fail olan Allah’ın suçlu diye adlandırılan bu mazharın aynı olmasından dolayıdır. Allah onu ancak fiiline karşılık cezalandırma ile azap eder ve ona zülum etmez. Çünkü lütufta adalette O’na aittir. bu isim fiillerin isimlerindendir. Bu ismin sıfatı af’tır. Af, adaletle değil lütufla muamele etmektir. El-Afüvv, nefsilerden zillet karanlıklarını rahmetiyle; kalplerden ise gaflet paslarını kerametiyle izale eden demektir. “Günahın karşılığı kendisi gibi bir günahtır” (Şura/40) ayeti kötülük yapan kişiyi kendisine yapıldığı ölçüde cezalandırmayı mübah kılmıştır. Adalet bunu gerektirir. Allah aynı zamanda Afüvvün Kerim’dir. Lütfuyla affedebilir.

Arif, himmetin yüksekliği nedeniyle Hakk’ın “kötülük” diye isimlendirdiği bir şey ile vasıflanan bir mahal olmaktan uzak durur, hakiki faili görerek; böylece cezaya karşı yapılan kötülüğe karşı misliyle AFFI tercih eder. Çünkü kötülüğün varlığı gitmiş ve yok olmuştur. Şayet insanlar affetmede belirtilen ilmi ve hikmeti bilmiş olsalardı, hiç kimse kötülük yapanı cezalandırmazdı. Böyle bir davranışın Allah katında ödülü “O’nun ücreti Allah’a aittir” (Nisa/100) ayetiyle idrak edilemez.

Hakk’ın özelliği pek çok şeyi affedip, sadece az şeyi cezalandırmak olduğuna göre, az şeyide çoğun yanında silinip ortadan kalkması gerekir. Bunedenle Allah Teala şöyle buyurmuştur. “Ey nefislerine karşı haksızlık yapan kullarım, Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyiniz”. Burada belirli bir sınıf zikredilmemiş, her nefis için, “haksızlık yapanlar” denilmiştir. Bu ifade, herkesin nihai varış yerinin rahmet olduğunu belirtmektedir. Zira “Rahmeti gazabını geçmiş” ve “O Zati Nefsine rahmeti yazmıştır”.

“(Münafıklar) inananlarla karşılaştıklarında "İman ettik" derler. Birbirleriyle başbaşa kaldıkları vakit ise: Allah'ın size açtıklarını (Tevrat'taki bilgileri), Rabbiniz katında sizin aleyhinize hüccet getirmeleri için mi onlara anlatıyorsunuz; bunları düşünemiyor musunuz? derler.” (Bakara/76)

Bütün semavi kitabların anahtarı “Rahman, Rahim Allah’ın adı ile” dir; yani besmeledir. (H.Ş.)

Amellerinizi kemale yaklaştırın, müjdeleyin, sabah, akşam ve gecenin bir parçasında ibadet edin. (H.Ş.)

Zulümden sakınınız. Çünkü zulüm kıyamet günü sahibi için zindan olacaktır. (H.Ş.)



önceki sayfa               sonraki sayfa

içindekiler





Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi13
Bugün Toplam253
Toplam Ziyaret888875
Hava Durumu
Saat
Takvim