AHİR İSMİ VE YAŞANTISI
Sonu olmayan. Cenab-ı Hak buyuruyor: "O Evvel'dir, Ahir'dir, Zâhir'dir, Bâtın'dır. O, her şeyi bilendir." (Hadid/3).
Hiç bir şey yok iken Allah vardı ve her şey yok olduktan sonra Allah yine var olacaktır. "O'nun zâtından başka her şey helak olacaktır..." (Kasas/88), "Yer yüzünde bulunan her canlı yok olacak, ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacak." (Rahmân/26,27) âyetlerinin ifade ettikleri mânâya göre varlıkların hepsi helak ve fenâya gider ve gidebilir, ancak O, kalır. Bütün yaratıkların, varlık sebepleri ortadan kalkınca esasen helak edilirler ve yok olurlar. Sonra bütün işler ona döndürülür. O, hepsinden evvel olduğu gibi, hepsinin gayesi ve varlığın sonudur. O'nun için ne yalnız Evvel ve de yalnız Ahir diye hükmetmemeli, "Evvel ve Ahir" demelidir.
Allah Teâlâ, sonu olmayan Âhir'dir. O, her şeyden sonraki Âhir'dir. O, hidayete ve başarıya erdirmede Âhir'dir. Son olarak dönüş yine O'nadır.
Allah'ın Âhir olduğunu bilmek, insana sebeplere fazla önem vermemeyi, onlara bel bağlayıp güvenmemeyi, üzerinde fazla durmamayı öğretir. Bu sebeplerin sonuçta mutlaka yok olacağını ve son bulacağını, sadece Âhir olan Allah'ın bâki kalacağını bilmesini sağlar. Geçici varlıklara bağlanmak, yokluğa bağlanmaktır. Halbuki Âhir olan Allah'a bağlanmak, kesinlikle yok olmayacak ve ebediyen varolacak olana bağlanmaktır. O'na bağlanan yok olmayacak ve varlığı bir kesintiye uğramayacaktır. Oysa yok olacak geçici şeylere bağlanmak böyle değildir. Fani şeylerin yok olmasıyla, onlara bağlananlar da yok olacaktır. Allah'ı bu şekilde tanıyan daha bir samimiyetle O''na ibadet etmeye çalışır. O'ndan başka hiçbir şeye güvenip bel bağlamaz. Sadece Allah'a yönelmenin ve O'na dayanıp güvenmenin bir zorunluluk olduğunu anla. Her şeyin O'na döneceğini hatırından çıkarma. O'na kulluk et ki, kulluğun O'nun katında geçerli olsun.
O, Sonu olmayandır. Bilakis O her sonun sonu her sınırın sınırıdır. Allah’ın bu sıfatla vasıflanması sonradan var olmuş bir şeye bağlı değildir. Bilakis Zatının ve sıfatlarının hakikatinden dolayı O Ahir’dir. Allah’ın evvelliği yokluk tarafından öncelenmeyen Varlık (vücud) sıfatından ibarettir. Ahirliği ise kendisine son ve sınır olmayan varlık (vücud) sıfatından ibarettir. Bu nedenlede O zatı ve sıfatları bakımından ahir olup sonradan var olmuş olanların varlığı bakımından ahir değildir.
Bu isim izafi sıfatlardandır. Yani birbirine zıt olan her isim diğeri olmadan zuhur edemez. Her iki sıfatda Allah’ın Zatıyla vardır. Çünkü ikiside O’nun sıfatlarındandır. Bu ismin sıfatı ahiriyettir. Ahiriyyet zata ait zorunlu varlığın iki sıfatından biridir çünkü varlığı bizzat olanın sadece kıdem sıfatı ile kalmaması gerekir. Zira O’nun varlığı kendinden olup başkasından kaynaklanmamaktadır. Bu yüzden kendisine yokluk erişmez. O,Mutlak Vücud (varlık)tır. Evvellik ve ahirlik zatı zorunlu olan varlığın iki vasfıdır.
“Yüz çevir şu adamdan ki bizim zikrimizden yüz çevirdi ve dünya hayatından başka bir şey istemedi” (Necm/29)
Ey Müslüman kadınlar! Komşu hanımlar birbiriyle hediyeleşmeyi küçümsemesin! Alıp verdikleri şey bir koyun paçası bile olsa! (H.Ş.)
Komşusu şerrinden emin olmayan kimse cennete giremez. (H.Ş.)