Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

H.M.S. 54. Mükaşefe Hakikati

54. MÜKAŞEFE HAKİKATİ

Sufilere göre, mükeşefe, “emaneti anlama” karşılığında kullanılır. Mükaşefe anlamlarla ilgiliyken, müşahede zatlarla ilgilidir. Müşahede isimlendirilene ait iken mükaşefe isimlerin hükmüne aittir. Mükaşefe, müşahededen daha üstündür. Mükaşefe daha latiftir. Mükaşefe keşif olanı latifleştirirken, müşahede latifi kesifleştirir. Ehlullah bu görüştedir. Söz konusu şey zatı yönünden müşahedede bulunursa, bu kez başka bir hükmün ona eşlik etmesi gerekir ve onunda keşifle idraki lazımdır. Bu açıdan müşahede ve mükaşefe birbirini tamamlar. Mükaşefe manevi bir idraktir; batındır ve manalara özgüdür. Müşahede kesif olup zahir ağırlıklıdır. Keşif müşahedede kapalı-batın olanı açar. Mükaşefe üç anlamı için kullanılır: Bilgi mükaşefesi, hal mükaşefesi ve vecd mükaşefesi.

Bilgi mükaşefesi:  Bilgi mükaşefesi emaneti anlayış gücüyle tam öğrenmek ve mahiyetini anlamaktır. Başka bir ifadesiyle, müşahede ettiğin varlığın sana tecelli ederken neyi amaçladığını tam olarak anlamaktır. Çünkü O sana sadece sende bulunmayan bir bilgiye giden yol ilen keşif yolun sonu ve nefiste bilginin gerçekleşmesidir. Müşahede her zaman duyusal güçlere ait iken keşif manevi güçlere aittir. Keşf emaneti ehline teslim etmektir. Söz konusu emanetin bir ehli vardır ve onu ehline vermen yaraşır. Hz. Peygamber “Meclisler emanettir” buyurarak, manevi meclislerde konuşulanların kişiye emanet olduğunu ve ehline açılmasını ister. Anladığın keşif emaneti, Hakk’ın emrinin ehline ulaştırmasını veya reddedilmesini emrettiği bir şey olabilir.

Hal ile Mükaşefe: Hal ile mükaşefe, halin ilavesini tam anlamak demektir. Herhangi bir vakitte bir nitelikle nitelenen kimse için o nitelik, bulunduğu anda onun halidir. Bu nitelik herhangi bir nitelik olabilir. Bu nedenle hal, söz tamamlandıktan sonra gelebilir. Allah ehlinin yolunda “halin ilavesi” herhangi bir zatı herhangi halde görmendir. “Ahmet’i arabaya binerken gördüm” halini ifade etmendir. O hal yaşanılmıştır. Bu halden ve ondan dolayı, söz konusu kişinin durumunun neye varacağını ve ne olduğunu görürsün. Böyle bir hal “halin ilavesi” diye isimlendirilir. Hal ile mükaşefede bunun bir benzeridir. Hali mükaşefe bir zatı hareket, doğruluk ve bir nitelikle görmendir. Bu halden hareketle ilave bir durum keşfedersin. Bu ise keşif ehlinin algıladığı hakikattir. Algıladığı şey onu bir şeye sevk eder. Bütün bunlar sana verdiği halin ilavesidir. Bir sufi şöyle demiştir: “Rabbimin beni ne zaman seveceğini bilirim!”. Bunu nereden bileceksin denildiğinde “O bunu bana bildirir” demiş. “Allah’ın peygamberinden sonra bir vahiymi var?” denilince şu ayeti okumuş: “Bana uyunki, sizide Allah sevsin” (Ali-İmran/31). Ardından şöyle demiş: “Ben şu an emredilmiş olduğu şekilde peygambere uyma halindeyim. Allah ise sözü doğru olandır. İçinde bulunduğum hal bana bu anda Allah’ın beni sevdiği bilgisini vermiştir. Çünkü ben, Allah’ın sevdiği şeyin bir tecelligahıyım ve Allah Teala sevdiğine bakar. Sevdiği ise benim üzerimde bulunduğum haldir. O, beni sevilen haline getiren sevgiyi “uymaya” bağlamıştır”.

Vecd ile Mükaşefe: Vecd ile mükaşefe işaretin tam anlaşılması demektir. İşaret derken meclisteki işaret kastedilir. Hakkın meclisleri iki türlüdür. Birinci tür sadece Allah ile yalnız kalınan meclislerdir. Bu meclis kendisini bilmesi bakımından O’nunla oturduğunda gerçekleşir. Hak ile hüviyet beraberliği içinde olduğunu idrak etmendir. İkinci tür; mecliste başkalarınında bulunduğu kısımdır. Bu meclis Hakk’ın kuluna içinde bir topluluğun hazır bulunabileceği bir meclisteki tecellisidir. Böyle bir mecliste işaret gerçekleşir. Çünkü bir çok kişinin aynı meşrepte toplanması mümkün değildir. Böyle bir durumda mecliste kendisiyle oturan herkes için Allah’tan anlamanın işaret yoluyla gerçekleşmesi gerekir. Her insan Allah’ın mecliste ve insanlara ayrı ayrı tecellisindne doğan işaretlerden istidadınca bir şeyler anlar. Herkes diğerlerinden daha özel olduğunu zannederek, memnun bir halde meclisten ayrılır. Allah her birerlerine mertebelerine göre tecelli ile meclisin işaretini anlamasını sağlamıştır. Allah’ın bazı ehilleri vardır ki, onlara bir anlayış, genişlik ve emaneti koruma gücü verilmiştir. Bu sayede onlar meclislerdeki herkese dönük işaretleri “Allah’tan anlarlar”. Bunlar bütün inançlarda O’nu müşahede edenlerdir.


önceki sayfa               sonraki sayfa

Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi10
Bugün Toplam264
Toplam Ziyaret888056
Hava Durumu
Saat
Takvim