113. HAKK İÇİN NEFS MÜCAHEDESİ
“Her ölenin ölmesiyle amel defteri mühürlenir. Ancak Kelimetullah hakkı için harp meydanında nöbet bekleyen kişinin defteri mühürlenmez. Sağlığında işlediği amelin kazancı kabrine gelir. Kıyamet gününe kadar. Hem fettan-ı kabr olan münker-nekirden emin olur”
“Allah” için nefs mücahedesini her mertebede yapanlar harp meydanında nöbet bekleyenlerdir. “Mücahid nefsiyle savaşandır” hadisi bu hakikatı anlatır. Hedef Hakk’tır. Hakk için yapılan her fiil O’na vuslat için nefs mücahedesidir. Vücut ikliminde hakim olan nefsi natıka olup, nefsi natıkanın ameli “Allah’ın nurlarından nur” dur. Hakk’ın Zati sıfatlarıyla bizatihi kaimdir. Vücud, kıdem, beka, vahdaniyet, muhalefetün lil havadis, kaim bi nefsihi “Zati sıfatlar”dır. Sonra ruhlar aleminde babası “subuti sıfatlar” oldu. Bunlar hayat, ilim, irade, kudret, sem, basar ve kelamdır. Bu sıfatlarla “elestü birabbiküm” hitabına muhatap oldu. Sonra şehadet aleminde bu vasıflarla yerini aldı. “Melekler ve ruh oraya miktarı dünya senesi ile elli bir yıl olan bri günde yükselip çıkar” (Mearic/4) ayeti bu hakikate ışık tutar.
Rüşd yaşına gelince ilahi tekliflere bilfiil muhatap ve mahkum oldu. Bu ana-baba vasıtasıyla nefsi natıka ikinci defa doğup ismi veled-i kalb (veled-i kalbi Muhammedi) oldu.
Baba sermayesiyle yaptığı, kazandığı ticaret: Kamil iman marifetullah, muhabbetullahtır.
Ana sermayesiyle kazandığı ticaret: İslamiyettir ki, oruç, namaz, hac, zekat ve kelime-i şehadettir.
Baba sermayesi bakidir. Ana sermayesi amel defterinin kapanmasıdır.
Nefsi natıkanın asli NUR ve KURAN sırrına dönmesi baki kalıcı olup kabirde ona eşilk eder. Nefsi natıka hangi nefs mertebesinde ise o mertebe vasıflarıyla kabirdedir. “Kabri ya cennet bahçelerinden bir bahçe, ya cehennem çukurlarından bir çukurdur”. “Bir fırka cennette, bir fırka cehennemdedir” (Şura/7) ayeti bu hakikati anlatır.