A.H. 143. Zatı Nefis ve Nefsi Muhammedi
143. ZATI NEFİS ve NEFSİ MUHAMMEDİ
“O hevadan, arzularına göre konuşmaz, O’nun konuşması kendisine vahy edilenden başkası değildir” (Necm/3-4)
Efendimiz (sav) in nefsi natıkası, Allah’ın Zatı Nefsinin aynası ve aynısıdır. Allah ise Zatı Nefsini Kur’an ile Vücud Nuru olan Nefesi Rahman (KÜN EMRİ) ile açmıştır. Bu nedenle Efendimizin Nefsi Allah’ın Nurunu ve Kur’anın sırrını yani Allah’ın Zatı Nefsini temsil eder. Bu nefse Nefsi Muhammedi adı verilir. “Allah önce benim nefsimi ve nurumu yarattı” ve “Benim mucizem Kur’andır” buyuran Hz. Resul (sav) bu sözlerle bahsedilen hakikatleri açmıştır. O’nun nefsi hakkında bir örnek verilecek olursa: Bilgisayar Allah’ın Zati Nefsini temsil edecek olursa, Windows programı Efendimizin Nefsi Natıkasını temsil eder. Allah Nefsinden neyi zuhura çıkarmak diliyorsa, bu program üzerinden çıkarır. Windows programında ne varsa ondan açığa çıkacakları da bu program içerir. Bu nedenle “Ben Allah’tanım müminlerde benden” buyurmuşlardır. Bu nedenle Nefsi Muhammedi’den ne açığa çıkarsa Allah’ın açığa çıkmasıdır. Bu nedenle heva ve heves karışmaz. Konuştuğu, yaptığı, her fiili “vahy” iledir. Zira “billahi” ve “bihi” sırrıyla daim ve baki Hakk’ladır. O, O’na ayna olmuş, O’ndan O görünmüştür. Bu nedenle “Beni gören Hakkı görür” buyurmuştur. Bu açığa çıkış ise rahmet sırrındandır. Bu nedenle alemlere rahmet olmuştur. Allah’ın “Rahmetim gazabımı geçmiştir” kudsi hadisinin Efendimiz’le alemlere yansımasıdır.