Resulullah (SAV) Efendimiz Rabbından naklen anlatıyor:
“Allahü Teala şöyle buyurdu:
-Ey Adem oğlu, senin için yaptığım taksime razı olursan, kalbini ve bedenini rahata kavuştururum... sevimli bir kul olmakla kısmetin sana gelir. Şayet senin için yaptığım taksime razı olmazsan dünyayı sana musallat ederim... ve sen vahşet içinde, yabanda depinip durursun. Sonra, İzzetim ve Celalim hakkı için o dünyalıktan ancak kısmet ettiğime nail olursun... Sen de bir kötü kul olaraktan.”
Anlaşıldığı gibi bu da Kudsi bir Hadisi Şeriftir. Özünde, şu Ayeti Kerimenin manasına işaret vardır:
“Allah onlardan razı olmuştur, onlar da Allah’tan...”(Maide Suresi, Ayet-119)
Şimdi, bu Hadisi Şerife verilecek mana üzerinde duralım. Anlatılmak istenen mana özet olarak şudur:
“Ademoğlu, ezellerin ilk deminde, onun zati ve fikri haline ve istidadına uyan bir şekilde verdiğime razı olsaydı, kendisine nasip olmayanı aramak zahmetinden onu alırdım.”
Çünkü tecelli, tecelli sahibine ait taktirle olur. Bunun dışına çıkılamaz. Artma veya eksilme olmaz. Bu durumda o, kader sırrını, istidad kitabının hakikat sayfasında müşahede ve mütalaa eden bir kuldur.
Sadreddin-i Konevi Hazretlerinden Alıntıdır.