Üyelik Girişi
Site Haritası
Önerilen Siteler

A. H. 76. Zatı Nefis, Rahmet ve Nefsi Natıka

76. ZATI NEFİS, RAHMET ve NEFSİ NATIKA

“Allah nefsine (ZATI NEFİS) karşı gelmekten sizi sakındırıyor. Dönüş yalnız Allah’adır”

(Ali-İmran/28)

Allah’ın nefsi zatıdır. Allah nefsiyle kaimdir ve vardır. Allah Zati Nefsini alemlerde “Nefesi Rahman” ile açmıştır. Nefesi Rahman tecellisinin bireylerde ve mevcutlarda yansıması “nefis” olarak adlandırılır. Nefesi Rahman tecellisinin açığa çıkışı ise Kur’an ile olmuştur. Rahman suresinde Allah: “Errahman. Kur’anı talim etti. İnsanı halketti. Beyanı öğretti” (Rahman/1-4) buyurarak bu tecellisi ile alemleri ve insanı “Kur’an” vasıfları ile halkettiğini buyurmuştur. İnsanın beyanının ve yaşamının da kur’an üzerine olması gerektiğini açıklamıştır. Yani Allah’ın Zati Nefsinin alemlerdeki açılımı Kur’andır. Allah Zatı Nefsine karşı gelmekten sakındırdığı insana Kur’an dışı yaşamıda yasaklamış olmaktadır. Bunun sınırlarınıda Şeriat-ı ve Sünneti Muhammedi ile çizmiştir. Allah bu sınırların aşılmamasını insandan istemektedir. “Dönüş yalnız Allah’adır” buyurmakta sınırlara uygun yaşayıp, yaşamadığımızın hesabının verileceği kibarca açıklanmaktadır. Bu sınırlar Allah’ın rahmetindendir. Nefesi Rahman tecellisi Allah’ın ilk rahmeti olup, sınırları Kur’anla ve Sünneti Muhammedi ile çizilen bir rahmettir. Bu nedenle başka bir ayeti kerimede Allah şöyle buyuruyor: “Ayetlerimize inananlar sana geldiğinde onlara de ki: Selam size! Rabbiniz merhamet etmeyi nefsine (ZATI NEFİS) yazdı. Gerçek şu ki: Sizden kim bilmeyerek bir kötülük yapar, sonra ardından tövbe edipte kendini ıslah ederse, bilsin ki Allah çok bağışlayan ve çok esirgeyendir” (Enam/54).

Nefesi Rahman tecellisi nur olup, bütün alemleri içten ve dıştan sarmaktadır. İnsan bu tecelli ile her an “Allah ile” iç içedir. Bu rahmet tecellisini iyi bir şekilde değerlendirdiği taktirde yaşamı Kur’an ile olacaktır. Bunu yaşamına adapte eden her kişi Kur’anla yaşar; Kur’anla konuşur; yaşayan ve Konuşan Kur’an olur. Allah’ın isim ve sıfatlarını en güzel şekilde açığa çıkaran “abduhu” ve “resuluhu” olur. Hu’nun kulu ve habercisi olur. Zira böyle bir kişinin nefsi, Zati Nefse ayna olmuş ve Kur’an ile hemhal olmuştur. Nefsi natıkasının hakikati olan Allah’ın nuruna ve Kur’anın sırrına ulaşmıştır. Her insan bu vasıfları kazanmaya adaydır. Nefsi natıkasında dürülü olan Kur’anı nefs tezkiyesi ve mücahedesi yoluyla yeterki bu üstün vasıfları açığa çıkarabilsin. Bunu açığa çıkarabilmenin yoluda Sünnet-i Muhammediye’dir. Nefsi natıkasını, Nefsi Muhammediden hisse alabilecek şekilde gönül ayarlarını hakkıyla yapabilsin. O’na yol gösterebilecek ve bu irfanı yaşatabilecek bir arif bulabilsin. Zira Allah’ın ikinci rahmeti Kur’anla hem hal olmuş bir arifibillahı kişiyle buluşturmasıdır. Kişide bunu her haliyle talep etmelidir.



önceki               sonraki
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi19
Bugün Toplam385
Toplam Ziyaret889007
Hava Durumu
Saat
Takvim