“Onlara (Kur’an) okunduğu zaman “O’na iman ettik. Çünkü O, Rabbimizden gelmiş hakikattir. Esasen biz daha öncede Müslüman idik” derler”
(Kasas/53)
Her insanın Allah’ın ezeli ilminde bir hakikati vardır. Bu hakikate “ayan-ı sabite” adı verilmektedir. Ayan-ı sabite Allah’ın Zatında, Zatıyla beraberdir. Bu “ilmi hakikatlere” hayy ve idrak sahibi olduklarından “Kur’an” talim ettirilmiştir. Yani kur’an’la Allah’ın Zati İlminde tanışmışlardır. Bu hakikate binaen “Ben sizin Rabbiniz değilmiyim?” sorusuna “Evet Rabbımızsın” cevaplarını vermişlerdir. Bu hakikate nefisler şahid olmuştur. Bu nedenle “O’na iman etmişler” ve “Rabbın hakikati” olduğunu itiraf etmişlerdir. Bu gerçekle “Esasen biz daha öncede Müslüman idik” demişlerdir.