“Ve deki: “Çalışın! Yaptıklarınızı hem Allah görecek hem Resulu hem de müminler görecektir”. Sonrada gizliyi ve açığı bilen Allah’ın huzuruna iletileceksiniz. İşte o zaman neler yaptığınızı size O bildirecektir”
(Tevbe/105)
“Çalışın” emri ile bizden istenen zahiri ve batıni olarak ilahi isimlerin ve sıfatların gerçek hüviyetleri ve yüzleri ile tecellisine “tam mazhar” olmaktır. Fiillerin arkasında ilahi isimler, onun arkasında ilahi sıfatlar ve hepsini içeren İlahi Zatı vardır. Yani “Allah için” çalışmamız istenmektedir. Kur’an ve Sünnet ise “İlahi isim ve sıfatları gerçek yüzleri ile açığa çıkaran” iki temel unsurdur. Bu nedenle her fiilin bu esaslar çerçevesinde olması istenmektedir. Bu fiilleri yaparkende üç şahit ile Allah’ın huzuruna çıkacağımız bildirilmektedir. Allah, Resulü (Hakikat-i Muhammedi) ve müminler. Üç şahit ile O’nun huzuruna çıkan kişi ise O’nun tarafından müjdelenecektir. Yaptıkları şahitlerle birlikte yapan kişiye bildirilecektir. Gizliyi bilen Allah amelin ruhu olan niyetlerimizi, amellerimizin şekillerinide bilecektir. İşte her insan olumlu veya olumsuz şahitlerini daha bugünden oluşturmaktadır. Batıni olarak üç şahitte açığa çıkardığımız ilahi isimler, sıfatlar ve Zatıdır. Allah’ın Zatından isimleri ve sıfatları ayrı olmadığından “Şahit olarak Allah yeter” (Fetih/28) buyurulmuştur.