“Allah göklerin ve yerin nurudur”
(Nur/35)
Allah, yaradılışı açıklarken çeşitli terimler kullanmaktadır. “Halakes semavatı vel ardı” (Enam/1) (Allah göklerin ve yerin halkedicisidir), ayrıca “Beius semavatı vel ardı” (Bakara/117) (Gökleri ve yeri benzeri olmaksızın icad eden) ve “Fatırıssemavati vel ardı” (Fatır/1) (Gökleri ve yeri fıtratı üzerine yaratan) buyurulmaktadır. “”Allahunurus semavatı vel ardı” (Nur/35) (Allah göklerin ve yerin nurudur) buyurarak fıtrat olarak yaradılışı, benzersiz halk edilişi “NUR” a bağlamıştır. NUR TECELLİSİ “nefesi rahman” olup, mevcudların üzerlerine fıtratlarına göre “genel vücud nuru tecellisi” sunmasıdır. Her insanda bu nuru taşıyan nefsi natıkası ile nurdur. Fıtratı ve halkedilişi nur üzerinedir. Bu nedenle “Her doğan çocuk İslam fıtratında doğar” buyurularak bu “nur”a işaret edilir. Nefsi natıka nuru devam ettirildiği üzere İslam fıtratı üzerine yaşanır, bu nur örtüldüğü oranda da İslam fıtratından ve yaradılış hikmetinden uzaklaşılır. “Göklerin, yerin ve arasındakilerin Rabbi” (Nebe/37) buyurarak nefsi natıkanın nurunun ve alemlerin nuruna Rab ismi ile tasarrufta bulunduğunu ilan eden Allah alemlerdeki fıtratında din adı altında İslam olduğunu açıklamaktadır. Alemlerdeki maddi ve manevi her ilahi kanunları ihlal demektir. İlahi düzenin bozulmasıdır. Nurdan zulmete gidiştir. Hem bireysel hem toplumsal açıdan bu gerçek değişmez. Zira “Allah indinde (katında) din İslam’dır” (Ali-İmran/19) buyurularak, Allah’ın Zatını Kur’an üzerine açtığı ifade edilmektedir. Kur’anda sırf nur olduğundan alemler sırf nurdur. Nurdan zulmete dönüş yolu ise Kur’an’la açıklanan ilahi kanunların ihlal edilişidir. Kısaca fıtratı nur olanı, zulmete (karanlığa-cehalete) sürüklemektir. Nur Allah’ın ilmini taşıdığından, nur ile olan ilim iledir. Zulmete doğru giden, fıtratının ve ilmin aksi yönde giderki bu da “nefse zulüm”dür. Allah ne nefse zulmu yasaklar. Zira fıtrata aykırıdır. Fıtrat nur ve Kur’andır ve O’na uymak gerekir. İnsanın fıtratı olan nur ve marifeti bir arada bulunduran şu zikir ve dua ile makaleyi bitirelim: “Ya Hayyu Ya Kayyumu Ya Bediissemavati vel ardı Ya Zül Celali vel ikram. Allahümme inni eselüke en tuhhiye binuru marifetike ebeden Ya Hannan Ya Mennan Ya Deyyan Ya Subhan Ya Allah Ya Allah Ya Allah (cc).