26. ŞEYTAN VE MUDİLL ESMASI
“Şeytan Allah’ın izni olmadıkça müminlere hiçbir zarar veremez. Müminler Allah’a dayanıp güvensinler”
(Mücadele/10)
İnsanda düşünceleri dahil her fiilin kuvvet ve kudreti Allah’a aittir. Allah’ın kuvvet ve kudreti altında olmayan hiçbir şey yoktur. Şeytanda Allah’ın bu kuvvet ve kudreti ile faaliyetlerini sürdürür. Her ilahi isim Allah’tan açığa çıkacakları bir zuhur mahalli ister. Rezzak ismi rızıklandıracağı kişileri arar. Şeytanda “Mudill” isminin temsilcisidir. Mudil isminin Allah’tan dileği ve istihkakı insanları şaşırtmak üzerinedir. Mudil esması; şaşırtmak, karmaşık hale getirmek, batılı Hakk gibi göstererek karışıklık yapmak gibi özelliklerle diğer ilahi isimlerin gerçek hüviyetleri ve yüzleriyle açığa çıkmalarını engeller. Bu nedenle “şeytanın 99 kapısı vardır. Bu yollarla insanları şaşırtır” buyurulmuştur. Mudil esması düşüncede iblis, fiilde şeytan adını alır. İnsanın aklına gelen her düşünceyi ve hatırı yaratanda Allah’tır. Bu düşüncelere göre insanın nasıl – ne zaman – ne şekilde fiile geçeceğini araştırır. Bu ise imtihan sırrındandır. İşte Mudill esması bu düşünceleri fiile geçirirken insana tecavüz eder. Fiilini, niyetini bozup, şaşırtarak ve telbis ederek onu Kur’anın dışına itmeye çalışır. “İnsan düşüncelerini fiile dökmedikçe sorumlu değildir” ve “Ameller niyetlere göredir” hadisleri yaşama adapte edilecek olursa, düşüncelerin fiile dökülmesindeki iradi kararlarımızın ne kadar önemli olduğu açıktır. Şeytanın fiili yaptırma gücü yoktur. Kişi nefs mertebesine göre, nefsindeki ahlaki vasıflara göre düşüncelerini yapmaya (fiile) dökmeye karar verdiği anda Allah kudretiyle fiili yaratır. İşte kararımızı alırkenki ilmimiz, tecrübemiz vb. bu nedenle çok değerlidir. Allah fiili yaratarak insanın nefsindekini açığa çıkarmaktadır. “Nefse ona bir takım kabiliyetler vererek iyiliklerini ve kötülüklerini ilham edene yemin ederim ki” (Şems/7-8) buyuran Allah Kur’an ve Sünnet üzere nefse içindeki duruma göre bilgileri ilham ederekte her nefse yardım etmektedir. Daha düşünce halinde iken de bu yardımı yapmaktadır. Ancak kişi nefsiyle şeytanın vesveselerine kapılıp kötü fiil işlediğinde mesul olmaktadır.